1 Haziran 2012 Cuma

3. MEHDİ’NİN KAYBOLUŞUNDA (HAPİS DÖNEMİNDE) TALEBELERİNİN DURUMU

Hadislerde Hz. Mehdi’nin ikinci kez kayboluşu (hapis dönemi) boyunca bu kutlu şahsın talebelerinin karşılaşacağı zorluklardan da bahsedilmektedir. Bu dönemde kalplerinde hastalık olanlar, zayıf imana sahip olanlar, imansız olanlar ortaya çıkacak, bu temiz topluluktan ayrılacaklardır. Tarih boyunca iman zaafı içinde olan kişiler her zaman için bu gibi zorluk anlarında ortaya çıkmışlar ve mümin topluluklarını bırakarak kaçmışlardır. Söz konusu aşağılık kişilikteki insanlar demirden pasın yokolması gibi Hz. Mehdi’nin topluluğunu da temizlerler. Bu konuyla ilgili hadislerden bazıları şu şekildedir:
“… Onun (Hz. Mehdi’nin) gaybet dönemi (hapis dönemi) olacaktırBu dönemdeümmetten birçoğu dalâlete düşecektir (hak yoldan sapacaktır)…”
(Uyun’ül-Ahbar, c. 1, s. 287; Bihar’ul-Envar, c. 51, s. 72)
 ”Onun (Hz. Mehdi’nin) uzun bir gaybeti (hapis dönemi) olacaktır ki, bir takım insanlar bu dönemde imanlarını kaybedecek… 
(Kifayet’ül Eser, İlzam-ün Nasib, c.1, s. 98)
Allah Kuran’da münafıkların ve kalplerinde hastalık bulunanların durumunu şöyle bildirir:
Hani onlar, size hem üstünüzden, hem alt tarafınızdan gelmişlerdi; gözler kaymış, yürekler hançereye gelip dayanmıştı ve siz Allah hakkında  (birtakım) zanlarda bulunuyordunuz. İşte orada, iman edenler, sınanmış ve şiddetli bir sarsıntıyla sarsıntıya uğratılmışlardı. Hani, münafık olanlar ve kalplerinde hastalık bulunanlar: “Allah ve Resulü, bize boş bir aldanıştan başka bir şey vadetmedi” diyorlardı. (Ahzap Suresi, 10-12)
İnsanlardan öyleleri vardır ki: “Biz Allah’a ve ahiret gününe iman ettik” derler; oysa inanmış değillerdir. (Sözde) Allah’ı  ve iman edenleri aldatırlar. Oysa onlar, yalnızca kendilerini aldatıyorlarlar ve şuurunda değiller. Kalplerinde hastalık vardır. Allah da hastalıklarını arttırmıştır. Yalan söylemekte olduklarından dolayı, onlar için acı bir azab vardır.
(Bakara Suresi, 8-10)
Kalplerinde hastalık olanlar Hz. Mehdi’nin temiz cemaatinin içinden ayrılırken, Hz. Mehdi’nin sadık talebelerinin imanları daha da güçlenecek, sadakatle Allah’ın dinine daha da sarılacaklardır.
(Hz. Mehdi’nin) Bir gaybeti (hapiste kaldığı dönem) o kadar uzayacak ki şöyle diyecekler: “Öldü.” Bazıları diyecek ki: “Öldürüldü.” Bazıları diyecek ki: “Gitti.” Onun (Hz. Mehdi’nin) EMRİNİ KABULLENEN ASHABINDAN (talebelerinden) ÇOK AZI GERİDE (SAĞLAM) KALACAKTIR.
(Şeyh Muhammed b.İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani s. 198)
“Onun (Hz. Mehdi’nin) uzun bir gaybeti (hapis dönemi) olacaktır ki, birtakıminsanlar bu dönemde imanlarını kaybedecek… DİĞER BİR GRUBU İSE (TALEBELERİ) İMANLARINI KORUYACAKLARDIR…”
(Kifayet’ül Eser, İlzam-ün Nasib, c.1, s. 98)
HZ. MEHDİ’NİN TALEBELERİNİN BAZI ÖZELLİKLERİ:
ALLAH’IN HAS KULLARIDIR.
(Kıyamet Alametleri)
Onların kalbleri demir gibidir ve onlar gündüz aslan gece de abiddirler.
(Kitab ul Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy il Ahir Zaman, 57)
Muhakkak ki onlar hidayet sancaklarıdır.
(Ramuz el-Ehadis, 1/153)
Allah yolunda hiçbir  kınayanın kınamasından korkmayan seçkin müslümanlardır.
(Sünen-i Ibni Mace, 10/259)
(Mehdi’nin) dostları yiğit, şecaatli, salih, imanlı kişilerdir, ona itaatte gayretlidirler. Nereye ve hangi işe yönelseler mutlaka zafere ulaşırlar… (Bihar’ul-Envar, c.52, s.279 ve c.53, s.12 İkmal’ud- Din, c.2, s.367)
MEHDİ’NİN TALEBELERİ SAYICA AZ, ANCAK MANEN BİR ORDU KADAR KUVVETLİ OLACAKLARDIR
Bu (Mehdi’nin) vazife(si)nin istinad ettiği (dayandığı) kuvvet ve manevi ordusu, yalnız ihlas ve sadakat ve tesanüd (dayanışma) sıfatlarına tam sahip olan bir kısım şakirdlerdir (öğrencilerdir). Ne kadar da az da olsalar, manen bir ordu kadar kuvvetli ve kıymetli sayılırlar. (Emirdağ Lahikası, 259)
Bediüzaman Said Nursi, Mehdi’nin talebelerinin sayılarının az olacağını ancak bu kişilerin her birinin manen çok güçlü olacaklarını belirtmiştir. Peygamberimiz (sav) de hadislerinde Mehdi cemaatinin bu önemli özelliğini şöyle haber vermiştir:
Sayıları Bedir Ashabı (313) kadardır. Evvelkiler onları geçmediği gibi, sonrakiler de onlara yetişemezler. Onların sayıları Talud ile nehri geçenler kadardır. (Kitab-ul Burhan Fi Alamet-i Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 57)
Bedir savaşındaki askerler gibi 313 kişinin kumandasını elinde tutarak etrafa meydan okuyacak. Çünkü bu 313 kişi gece abid (çok ibadet eden kimse) gündüz kahraman niteliğini taşımaktadırlar(Kıyamet Alametleri, s. 169)
Aralarında kadınların da bulunduğu 314 kişilik bir grup oluştururlar. Onlar her zalime galip gelirler. Onların kalpleri demir gibidir ve onlar gündüz arslan, gece de abiddirler. Ne evvelkiler, ne de sonrakiler fedakarlıkta onlara yetişemez.(Kitab-ul Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 57-68)
Hz. Mehdi’ye aralarında kadınların da bulunduğu 314 kişi biat edecektir. (El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 25)
Hadislerde Mehdi’nin talebeleri “onların kalpleri demir gibidir ve onlar gündüz aslan gece abid (kul, köle gibi ibadet eden kimseler) gibidirlerler“, “kahraman niteliği taşımaktadırlar” ve “onlar her zalime galip gelirler” sözleriyle tanımlanmışlardır. Bu durum, onların Allah (cc)’a çok bağlı, samimi iman sahibi kimseler olmalarından kaynaklanmaktadır. BU GÜÇLÜ İMANLARINDAN DOLAYI MEHDİ’YE DE SARSILMAZ BİR SADAKATLE BAĞLANMIŞLARDIR. BU KUVVETLİ İMAN VE SADAKAT DE ONLARI İNŞAALLAH “MANEN BİR ORDU KADAR KUVVETLİ” HALE GETİRMEKTEDİR.
Onun (Mehdi’nin) gaybete çekildiği (hapsedildiği) dönemde bazı kavimler mürtet olacak (dinlerinden dönecek), bazıları ise dine bağlı kalacaktır; onlara eziyetler olacak ve onlara denilecek ki: ‘Eğer doğru söylüyorsanız, bu vaat ne zaman vuku bulacaktır?’Biliniz ki, onun (Hz. Mehdi’nin) gaybetindeki (hapis dönemindeki) eziyetlere ve tekziplere sabretmek, Resulullah ile beraber cihad etmek gibidir.“ 
(Uyun’ül-Ahbar, c.1, s.68)
Hz. Mehdi’nin talebeleri, kalplerinde hastalık olan bazı kişilerin aralarından ayrılmalarından dolayı bir üzüntü duymazlar, hiç sarsılmadan fikri mücadelelerine devam ederler. Hadislerde ayrıca Hz. Mehdi’nin cemaatinin Allah’tan korkan son derece imanlı seçkin Müslümanlardan oluşacağı da bildirilmektedir.
Hz. Muaviye b. Kirra (r.a) dan rivayet edilmiştir:
Ümmetimden bir taife kıyamet koyuncaya kadar yardım görmekte devam eder.Kendilerini terk edenlerin ayrılmaları da onlara bir zarar vermez.  (Ramuz El-Ehadis, 472 (Hakim’in Müstedrek’i)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder